İMAM HÜSEYİN 71 ÇOCUĞU VE TORUNU İLE YEZİT TARAFINDAN KATLEDİLMİŞTİR
Yoğun katılımla Cemevi bahçesinde düzenlenen Aşure lokmasında, Başkan Süheyl Kırkıcı bir konuşma yaptı. Kırkıcı konuşmasında; Yüz yıllardan bu yana bir matem anması yapılmakta. Hatırlanırsa İmam Hüseyin ve 71 çocuğu ve torunu yezit tarafından katledilmişlerdi. Hem İslam dünyasında, hem inanç dünyasında, büyük ayrışmaya sebep oldu. O günden bu güne, bunu yalnızca bir matem, bir ölümlü katliamı bir durum olarak nitelendirmiyoruz biz. Aynı zamanda, İmam Hüseyin’in özdeşleşen bir direnişinde simgesi olarak görülmektedir. Ve o günden, bu güne yalnızca Alevi dünyasında, Alevi Bektaşilerin dünyasında yaşanan acılı sayfaların ötesinde, bütün dünya coğrafyaların da yaşanan acılara karşı bir direniş, bir dayanışma duygusunu geliştirme amaçlı bir ritüeldir. Aşure ritüeli hem matem, hem tatlı pişirilip dağıtılıyor ve paylaşılıyor bu nasıl bir şey denebilir. O katliamdan yalnızca küçük bir çocuk Zeynel Abidin yani Hz Hüseyin’in oğlunun, oğlu canlı kurtuluyor. Onun mutluluğuna ithaf edilmektedir bu Aşure.
AŞURE AYNI ZAMANDA ALEVİ BEKTAŞİ İNANCININ DA FELSEFESİNİ OLUŞTURUYOR
Aşure aynı zamanda Alevi Bektaşi inancının da felsefesini oluşturuyor. Yani farklılıklarımızı koruyarak bir bütün içerisinde, kardeşçe barış içerisinde yaşamanın bir felsefesidir. Onu hem Hacı Bektaş Velinin hem diğer inanç önderlerimizin tüm söylemlerinde etkinliklerinde görebiliyoruz zaten. Biz bu Ülkenin daha doğrusu insanlığın çok önemli bir katkısı olduğumuzu düşündüğümüzü görüyoruz.
HALEN ÇÖZÜLEMEYEN ÇOK CİDDİ SORUNLARIMIZ VAR
Aleviler üzerinde bir takım zaman, zaman oynanmak istenen oyunlara hiçbir zaman gelmedik . Bütün bu provokatörlere karşı kardeşliğimizi, barışımızı, sevgimizi ve hoş görümüzü daha da büyüterek karşılık vermeye çalışıyoruz. Bu ülkeyi seviyoruz. Tüm insanlarımızı ,ülkemizin içinde farklı unsurlarıyla birlikte insanlarımızı oldukları gibi kabul ederek seviyoruz. Bizi toplumun diğer birimlerinin anlamasını da bekliyoruz. Halen çözülemeyen çok ciddi sorunumuz var. Sorunların çözüme ihtiyaç vardır. Gelip sofralarımıza oturuluyor. Eyvallah. Sohbetlerimize katılıyorlar eyvallah, Soframızda, kapımızda, gönlümüzde açık herkese. Fakat sorunlarımızın çözümünde, samimiyette beklediğimizi açık, açık ifade ediyoruz dedi.