Tüm arkadaşlar yazdı, yazmazsam çatlarım bu gece…
Takıntılıyımdır!
Niye derseniz? Şu algı operasyonlarındaki komediyi göremeyenler için!
Kim görememiş? He valla önce HDP’liler görememiş! Dağ başını duman almış, yürüyelim arkadaşlar deyip yürüyorlar.
Ne için? Barış içinmiş!
Bilerek mi yapıyorsunuz?
İktidara çalışıyorsunuz, bilmem farkında mısınız?
Adaletin olmadığı bir yerde barıştan söz etmek ne kadar inandırıcı geliyor size bilemiyorum.
Ya Kardeşim, çıkıp desenize, “Hükümet bir genelge yayınladı! Festival ve eğlence organizasyonlarında aşırıya gidilmemesi konusunda uyarı aldık” diye…
Yok diyemeyiz, genelge bir tarafa! Barışı biz tesis edeceğiz. Bizim Muktedir her işin üstünden gelir. Çekti mi beyazları oracıkta barışı sağlayıverir.
Al yanına HDP’yi “Barış istiyoruz” diye çık yola! Sabah Karakola saldırsınlar, akşama hep birlikte barış istersiniz.
Yürüyün, yürüyebildiğiniz kadar. Ne demişti bir bilen? Yollar yürümekle aşınmaz.
Milliyetçi görüşü benimsemiş biri olarak soruyorum. Nerede bu MHP’liler? Kavala’da mı kaldılar? Selanik’te mi? Serhat boylarında gezine dursunlar. Memleket içeriden yanıyor. Kimimiz geziyor, kimimiz yürüyor? Ben böyle bir MHP’yi tanımıyorum, tanıyamıyorum.
CHP’ye gelince Valla işin komedi tarafı da bu tarafta! Algı yönetimi başlarının üzerinde Demokrasinin kılıcı gibi sallanıyor! Sorgulamayan bir topluluk, sürü psikolojisi, psikolojilerini bozmuş. “Yürü” demişler, yürüyorlar…
Adama sorarlar önce, sen kendi içinde barışı sağladın mı? Hadi geçtik içerisini, dışarısını. Bırak partiyi, partiliyi, gelmişi, geçmişi, eskiyi, yeniyi…
Kendinle barışık mısın? Kendinle!
Sizi eleştirenlere karşı adaletli davranıyor musunuz? Muktedir olabilmek için önce adaletli davranmak gerekir. Barışı tesis ederken “yarım akıllı zibidiler” sözü ne kadar barışı çağrıştırır! Huzursuz ve kavgacı bir kimlikle barış isteyemezsiniz!
İnandırıcı olmazsınız.
Genelgeyi hazırlayan güç muktedirdir, uygulayan değil... Yanınıza kimi alırsanız alın!
Halk, gerçeklere bir gün mutlaka ulaşır. Bakın, bir zamanlar adalet dağıttığını sananlar; şimdi, adaletten kaçar hale geldiler. Çünkü uyguladığı adalete o da inanmıyordu. Şimdi, yine bir başkasının adaletinden kaçıyor. Hukukun üstünlüğünden değil…
Hak, hakkını kulundan kulunla alır. Kulda bunu kuldan sanır…